19 Aralık 2006

Pazarlama Bloglari...Karnavali bile var :))

Bugün biraz vaktim oldu bazi bloglari inceleme firsati buldum...Gercekten Pazarlama adina yapilmis güzel calismalar buldugumu söylemeliyim...Gerci bu Bloglar daha ziyade mevcut bir takim calismalari duyurmaya veya onlar hakkinda yorum yapmaya konsantre olmuslar...Yani yaraticilik gibi bir misyon üstlenen pek az gördügüm kadariyla...Gene de gayet basarili icerikler gördügümü söylemeliyim...Ben de henüz ayri bir Pazarlama Blogu yapip yapmama konusunda kararsiz kalmis durumdayim...Bildiginiz gibi burada her konuyla ilgili yaziyorum ve bundan da su an icin memnunum...Ama saniyorum sirf Pazarlama odakli bir Blog acmam kacinilmaz olacak :)) Eger böyle birsey yaparsam buradan sizleri haberdar edicem...Bir tanesini zor idare ediyosun ikisini nasil yapican diyenlere "Nazar etme ne olur calis senin de olur" desem olur mu ? olur...dedim...

13 Aralık 2006

inadina pazarlama...

Mücadelem sürüyor ve sürecek...Pazarlama nedir ve nasil yapilir bilmeyenlerle mücadelemi kast ediyorum...Hayir bu mücadele sokaktaki vatandasla degil(Saygilar sayin M.A.Birand:),benim mücadelem büyük sirketlerde yöneticilik yapmakta olmasina ragmen pazarlama ne demek bilmeyenlerle...Haydaaa nerden takildin bu konuya demeyin ben hergün bunlarla didismekten biktim...Hangi toplantiya girsem hangi yönetciyle konussam agzim acik kaliyor...Yahu hadi sen bilmiyorsun anladik peki ama sirketinde de mi hic bilen adam yok be kardesim...Hala koca koca sirketler gazetelere pazarlamaci araniyor diye ilan verip satici ariyorlar...
Bu durumun bizim ülkemize has bir kabizlik oldugunu düsünmekteydim eskiden...Ancak biraz yurtdisi deneyimi beni bitirdi...Koca koca firmalarin yöneticilerinin agzindan cikan laflara inanamazsiniz...Yani neymis bu kabizlik hali sadece bize has birim durum degilmis...
Ama azimliyim son kaleyi de fethedene kadar mücadele edecegim...ve bir gün yöneticiligin üst basamaklarina ulastigimda (ki umarim uzun sürmeyecek) pazarlama bilmeyen adami karsima geldigine pisman edicem...
Bu isi yapacaksan bileceksin...Bilmiyorsan git milyon tane is var onu yap alla alla...Hem de dükkanin önünü kapamamis olursun...hadi bakiim...

08 Aralık 2006

Global isinma...

Adamlar bas bas bagiriyor global isinma diye dinleyen yok...sonuc: Almanya Münih son 1300 yilin en sicak Aralik ayini yasiyor :)) 1300 yil öncesinde böyle bir sicak görülmüs mü ? Hayir sadece daha öncesine ait kayit yok :)) Bugün 08.12.2006 is icin Stockholm deyim ve burasi günlük güneslik...Noooluyor yahu...Mevsimler bu hizla degismeye devam ederse biz daha da büyük degisiklikler görecegiz gibi duruyor...kimse bu hizla degismesini beklemiyordu ama tahmin edilenden daha hizli bir degisim söz konusu...umarim daha da kötüye gitmez...Bu arada Uluslararasi antlasmalari imzalamaya yanasmayan Amerikayi bir kez daha saygi ve nefretle aniyorum...bak gene sinirlendim...

27 Kasım 2006

AB ye girmeyelim - gerilmeyelim

Bu yazari pek tanimam ama denk geldi okudum...Begendim paylasayim dedim...Kendisi de benim gibi girmesek daha mi iyi olacak acaba diyenlerden...keyifle okuyacaginizi düsünüyorum...

Yilmaz Özdil Sabah Gazetesi Yazi 1
Yilmaz Özdil Sabah Gazetesi Yazi 2
Yilmaz Özdil Sabah Gazetesi Yazi 3

Pazarlama 2.0



22 Kasim 2006 tarihinde yapilan Etkilesimli Pazarlama Zirvesine katildim...Hilton Convention Center'da düzenlenen zirve bence güzel gecti...Programin uzamasi ve gec saatlere kadar sürmesi tek kusur olarak hafizamda kaldi...Bir de Medya Net standinda ki hostesler...Zirveye katilan bayan katilimcilari kiskancliktan catlatmak icin iyi düsünülmüs bir uygulamaydi...Biz erkek katilimcilar zaten halimizden oldukca memnunduk :))) Tabiki fikirlerine malesef katilmadigim bir cok konusmaci vardi ve beni rahatsiz eden bir sürü sey söylediler...Ancak en azindan interaktif pazarlamanin ciddiye alinmaya basladigini göstermesi acisindan olumlu bir gelisme olarak görüyorum...Umarim seneye yapilacak olan daha genis kapsamli olur...Bu sene katilma firsati bulamadiysaniz seneye katilmanizi tavsiye edebilirim...

30 Ekim 2006

Baba...

Yilbasi gecesi bize veda ettin...Aniden ve dimdik...Sadece 1 yil önce hayat hikayeni anlatmistin ve saatlerce kameraya cekmistik...hala seyredemiyorum...sesini duyunca fena oluyorum...gercekten de iyi bir baba olamadin...belki hep üzüldün buna, belki de hic sallamadin...ama ben hep sormak istedigim soruyu soramadim sana bir türlü...simdi bunun icin cok gec...
bu sene yilbasi gecesi senin icin bir kadeh raki icicem baba...ve bundan sonra her yilbasi aksami bunu yapicam...gittigin yerde huzura kavusmus olmani diliyorum...
Oglun...

28 Eylül 2006

Özledim


Oralari Özledim...
Alakasiz bir zamanda bu güzel
yerdeydim...O anda o kadar
fark etmemistim oysa ne kadarda
güzelmis...nedense simdi pek
bi hosuma gitti...
Hadi sizinle de paylasayim dedim...
(Gecen sene sonbahar Antalya sahili)

27 Eylül 2006

Basbakan ve sözleri...

Yahu ben bu kadar siyasi bir adam
degilim neden bu kadar siyasi yazi yaziyorum
anlamadim valla :))Ama dayanamiyorum...
Emin Cölasan in yazisini okuyunca bir kere
daha dayanamadim :))
Emin Cölasan in 26 Eylül 2006 tarihli yazisindan bir alinti :

...Recep Tayyip Erdoğan bile geçmişte benzer sözleri söylerdi:
"Bize göre demokrasi ancak bir ARAÇTIR. Hangi sisteme
(Kürtçülük, İslamcılık) gitmek istiyorsanız, bu düzenin
seçiminde bir araçtır."
"Türkiye'nin 70 yıllık tarihi boşa harcanmış bir zamandır."
"Şu anda Türkiye'de 27 etnik grup yaşamakta.
Bunların varlığının tanınması gerekir.
TÜRKİYE TÜRKLERİNDİR gibi tezler yanlıştır."
"Örneğin KÜRTLER biz ayrı yaşamak istiyoruz diyebilir.
Bu durumda belki OSMANLI EYALETLER SİSTEMİ benzeri bir
şey yapılabilir."
"(Devlet yapısını) Ben İslam'ın devlet planı içinde düşünüyorum.
Bizim için en üst belirleyici İSLAM'IN İLKELERİDİR.
Her şey ona göre belirlenir.
Türkiye'nin yarınında artık KEMALİZME yer yoktur."
"Biz Türkiye'yi önemsiyoruz ve TÜRKİYELİLER olarak buna
mecburuz... Günümüz Türkiyelileri...
Biz Türkiyelilere diyoruz ki..."
Dikkat ediniz, söylemlerinde "Türk" yok, "Türkiyeli" var!...


Aslinda daha önce yazdigim Sevmiyorum yazisindan
da öte artik size tahammül de edemiyorum :))

ilgili yazinin linki:
http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/yazarlar/default.aspx?ID=5

26 Eylül 2006

ölmüs...

Buraya ölümle ilgili upuzun bir yazi yazmistim...
oysa ölüm hicte uzun degil...
bugün hayatimda bir dönemi dostluguyla paylastigim birini
daha kaybettim...uzak bir dostumu...
yazilacak fazla bisey yok aslinda...ölmüs...hepsi bu...
onu hep neseli haliyle hatirlayacagim...
topragi bol olsun ve Allah günahlarini affetsin...
Feridun Seni hep o Gümüslük deki masada Raki icerken
hatirlayacagim...Yolun acik olsun...

11 Eylül 2006

Sportmen Dazz

Yahu bir hafta sonu icinde sporla ilgili yazacak ne cok sey birikti...Sharapova ABD acikta sampiyon oldu...Ciglik cigliga kazandi ve önceki rus tenisci Kournikova gibi sadece güzel bir fotomodel olmadigini bir kez daha isbat etti...Bence Sharapova yi seyretmek büyük zevk :)) Gelelim Formula 1 e...Cok güzel yarisan Michael Schumacher sezon sonu birakacagini acikladi...O yasina ragmen hala böylesine yarismasi inanilmazdi zaten...Yaristaki hiz ortalamasi 254 KM/s gibi inanilmaz bir degerdi. Dikkat edin bu ortalama hiz :))
Bi de bi konu var ne zamadir beni rahatsiz ediyor duramiycam yazicam :)) Pazar aksamlari TRT1 de Stadyum adli spor programi var...Oradaki yorumculari begenerek seyrediyorum...Ancak Sayin program sunucusu yorumculara bir türlü söz vermek istemiyor...Ya kendi konusuyo ya da canli yayin baglanti yapiyo...Benim anlamadigim madem o yorumculari konusturmayacaksin neden oraya cikariyorsun ki ? Ben o yorumcularin yerinde olsam cikmam valla...Saatlerce hazirlan yayina cik hicbir yorumculuk yönü olmayan sunucu konussun sen dinle! Tam iki laf söylemeye niyetlenince de lafi agzina tiksinlar...Yorumcular bi firsat bulup da yorum yapabilmek icin yirtiniyorlar yahu :)) Sanki TRT 1 de cok güzel ve daha önemli baska programlar varmis gibi bi de zamanimiz daraldi demiyo mu yerlere yatiyorum valla:))
Cok komiksimiz cooooooooooookkk :))

08 Eylül 2006

sehit cenazesi ve basbakan...

Kendi gözlerimle görmesem inanmazdim...
Cok sayin basbakanimiz "Askerlik yan gelip yatma yeri degil !" dedi...
Yok artik dedim bu kadar da olmaz...Bu nasil mantik yahu...
Sanki Askerlik profesyonel bir meslekmis ve oradakiler hayati tehlikenin
bilincinde olan parali askerlermis gibi mi düsünüyor kendileri acaba...
Yahu o gencecik cocuklari ZORLA askere aliyorsun !!! Bazilarini gene sadece
üniversite mezunu diye 3 aylik egitimle ZORLA komutan yapiyorsun !!!
Bazilari okuma yazma bile bilmeyen erleri emrine veriyorsun...
sonra da bu lafi ediyorsun...
Bu konuda cok sey yazmak isterdim ama kanunlar izin vermiyor :))
Umarim hak ettigini bulursun...

24 Ağustos 2006

Sevmiyorum Sizi

Su anda bizi yönetmekte olan insanlari sevmiyorum...
Dini siyasette bir arac olarak kullananlari sevmiyorum...
Dini menfaatleri ugruna kullananlari sevmiyorum...
Düsünüyorum : Ülkeler hak ettikleri sekilde yönetilirler...
Bu sözü düsünüyorum...Biz bu insanlari mi hak ediyoruz ?
Bakan ve milletvekili olmus olanlara bir bakin...
Onlar bile nasil olup da oraya kadar geldiklerine sasiriyorlar...
Vay be ben neymisim diye düsünüyorlar...
Sevmiyorum sizi...Hicbirinizi...
Hepimiz biliyoruz kimin ne oldugunu ve
neyin "Degisip" neyin degismedigini...
Ve saniyorlar ki kandirabiliyorlar herkesi...
Hayir en azindan ben yemiyorum bunu bilin...
Bu ülkenin sizlerden kurtulacagi günü özlemle bekliyorum...
Modern, Laik ve Atatürk´cü Türkiyenin sizleri tarihe
gömecegine inaniyorum...Bu inanc beni ayakta tutuyor...
Atam izindeyim...

18 Ağustos 2006

Yaziyorum iste

Bütün is yogunluguma karsin yaziyorum...
Burayi okuyan var mi onu bile bilmeden yaziyorum...
Bu blog denen zimbirtinin biyerinden ziyaretci raporu alinip alinmadigini bile bilmeden yaziyorum...
Ne üzerine yazicam biliyor musunuz ? Pinar Altug :))
Cok moda bu aralar bu kiz hakkinda biseyler yazmak...
Catlardim yazmasam...Kim ne derse desin ben bu kizi begeniyorum...
Cook eskiden tanismistim da...O zamanki gözlemim cok etkileyici oldugu idi :))
Gercekten yaninda uslu durmak zordur...Etrafi yakan bi havasi vardir...
Her neyse Pinarin su aralar yaptiklari biraz karisik :)) Olsun...Size ne ??
Hem hepimiz (erkekleri kastediyorum) böyle bir kizin hayalini kuruyoruz...
Hemde devamli elestirmekten geri durmuyoruz...Gecelim beyler gecelim...
Resmen kedi ve uzanamadigi ciger durumu söz konusu...
Hanginiz Pinar la olma sansiniz olsa onun evli olmasini veya sevgilisinin olmasini umursarsiniz...
Ya da ahlak kurallari akliniza gelir...Vazgectim Pinar gibi bir Türkiye güzelini
kacimiz evli olmasina karsin size göz kirpan bir kadina karsi gelebiliriz...
Cok sahtekarsiniz coooooooooooookk...

10 Temmuz 2006

Eh BLog dedigin böyle olur :)

Yok yok ben bu isi yapamiycam galiba...Yav bugün yazarim yarin yazarim derken 1 sene gecmis... Yuh yani bana yuh...Kendimi tebrik ediyorum bu konuda...Ama vazgecmiycem :))
artik hergün yazmayi deniycem bakalim ne olacak...
Bugün özellikle dünya kupasi ile ilgili yazmak istiyorum...
Bütün bir kupa boyunca Zinedine Zidane´i saygiyla izledim...
Futbolu zeka ile birlestiren bu futbolcunun takimini nasil yönettigini,
nasil akillica oynadigini gördüm... ve final...ne hüzün...onca baski ve yorgunluk
Materazzi´ye kafa atmasiyla sonuclandi...Cok hüzünlü cok...
madalyasini almaya bile cikmadi...gözler hep onu aradi...
Milli takim formasiyla ciktigi son macta ki, bu bir dünya kupasi final maci, rakibine kafa atarak kirmizi kart gördü...
benim kendime cikardigim ders : ne kadar basarili ve iyi olursan ol bir saniye icin dahi sinirine yenik düsmeyeceksin...sakin ve mantikli davranmaya caba göstereceksin...
ne kadar zor olsada...